Rusya, Ukrayna’nın olası bir NATO’ya katılımını bir hata olarak görüyor. Rusya’da biliyor ki NATO’nun genişlemesi özellikle de bir dönemler Varşova Paktı’na mensup olan ülkelerin de bu oluşum içerisinde yer alması hiçbir şekilde yararlarına değil. AB, Rusya’ya karşı halen daha bir araya gelip bir ordu kuramasa bile, NATO’nun genişleme politikası ile Rusya’ya karşı etkin bir güç olacaklarına inanıyorlar. ABD, Ukrayna’nın savaş sırasında katılımını uygun görmüyor. Savaştan sonra bir şekilde olumlu yaklaşacaklarını belirtiyorlar.
Ukrayna, NATO ile yaptığı görüşmeler sonucunda sırtını büyük bir güce dayayacağını düşünerek bu duruma olumlu olarak bakıyor. Her ne kadar Rusya, sınırında bir NATO ülkesi görmek istemese de bu işin sonucunda Ukrayna mutlaka bu birliğin içerisinde yer alacaktır. Zelenskiy, tutumları ile batının ilgisini çekmişe benziyor. Onun bu tavırları bana 2.Dünya Savaşı öncesinde 1935-36 yılları arasında İtalya tarafından işgal edilen Etiyopya’nın kralı Haile Selassie’nin Milletler Cemiyeti’nde yaptığı konuşmayı hatırlatıyor. Aralarındaki en büyük benzerlik ise ikisinin de ülkelerini bu oluşumlarda ön plana çıkartmasıdır.
NATO’nun Vilnius’ta yaptığı toplantıda, NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg yaptığı açıklamada 3 yeni savunma planına değindi. NATO için en büyük iki tehdit için ise Rusya ve terörizm olduğunun da altını çizdi. Buzullar ve Kuzey Atlantik bölgesi birinci planda yer alırken Orta Avrupa ve Baltık bölgesine dahil plan ikinci olarak yer aldı. Üçüncü planda ise Akdeniz ve Karadeniz bölgesini kapsayan bir savunma planı fikri öne çıkarıldı. Bu planlar için 40 bin öncelikle olmak üzere 300 bin askerin 1 ay içinde savaşa hazırlanacağı belirtildi.
Türkiye, İsveç’in NATO’ya katılımı konusunda olumlu gibi yaklaşım sergileyip, Türkiye’nin Avrupa Birliği’ne girişinde kolaylık sağlamasını talep etmesi sonucu İsveç’ten söz almış olsa dahi işini garantiye almadan asla İsveç’e bu konuda taviz vermez. NATO toplantısında Türkiye’ye karşı olan ilgi ve alaka o denli yüksekti ki Türkiye’nin bölgesinde ciddi bir güç olduğunu NATO’da bulunan ülkelerin liderleri de anlamış bulunmaktalar. İsveç’in katılımı NATO için ne denli önemliyse Türkiye’nin bölgesel olarak güç olması bu durumdan çok daha önemli. NATO, Türkiye gibi bir ittifak ortağını asla kaybetmeyi göze alamaz. Birliğin en güçlü iki kara ordusundan biri sahip olan Türkiye, NATO’da kıymetli bir ortak olarak yerini sürdürmekte.
