Mekik Diplomasisi’nin isim babası: Henry Kissenger

featured
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Aslen Almanya doğumlu bir Yahudi olan Kissenger, nazilerin zulmünden kaçmak için ailesi ile New York’a taşındılar. Amerika’da gördüğü eğitimler sonucu 1969-1975 yılları arasında ABD başkanının ulusal güvenlik danışmanlığı görevini yürüttü.

ABD ile SSCB arasındaki yumuşama politikasını geliştirmiş, SALT I anlaşmasının imzalanmasında öncü olmuştur. ABD ve Çin arasındaki ilk resmi ilişkiler yine Kissenger döneminde gerçekleşmiştir. ABD’nin 1969 – 1970 yılarında Kamboçya’yı bombalamasını desteklemesine karşın, Vietnam sorununu çözüme götürmedeki üstün katkılarından dolayı 1973 yılında Nobel Barış Ödülü’ne layık görülmüştür.

Henry Kissenger, asıl diplomatik başarılı çıkışını Mısır-İsrail arasındaki çatışmaların durdurulması için izlediği politika ile gerçekleştirmiştir. Dönemin ABD başkanı Gerald Ford hükümetinde yer alan Kissenger, İsrail-Mısır arasındaki savaş sonrası ortamda bir barış süreci yaratmak için Tel Aviv-Kahire arası git gel yaparak “Mekik Diplomasisi” kavramını tüm dünyaya ilk kez öğretmiştir. Gergin bir savaş ortamından bir barış sürecine giden yolun yapı taşlarını dizen Kissenger, batının gözünde barışın temsilcisi konumunda olmuştur. Aynısını ise Ortadoğu için söylemek imkansızdır.

Henry Kissenger, 2 ABD başkanı ile görev yapmıştır ve Gerald Ford’un görev süresi 1977 yılında dolup yerine Jimmy Carter geldiğinde dahi Henry Kissenger’ın, bölgedeki barış sürecindeki etkisinden dolayı bölgede yine barış süreci için onu görevlendirmiştir. Mekik Diplomasisi sonrası oluşacak olan barış ortamında, Mısır lideri Enver Sedat’ın, İsrail parlamentosu Knesset’te yaptığı konuşma, Kissenger’ın uzlaşmacı gücünün bir göstergesi konumundadır. Camp David Sözleşmesi ile belgenen bu barış sürecindeki Kissenger etkisi birçok diplomatın onu örnek almasına sebep olmuştur.

Henry Kissenger aynı zamanda “Kıbrıs Olayı” döneminde de Türkiye ile bir takım görüşmeler gerçekleştirmiştir. Kissenger’ın dönemin başbakanı Bülent Ecevit ile olan Harvard dönemlerinden ikili ilişkisi ve Türkiye’nin NATO içerisindeki öneminden dolayı bugün dahi Yunanlar, Kissenger’dan pek hoşlanmazlar. Kıbrıs’a yapılacak operasyon konusunda Türkiye’ye karşı ılımlı bir politika izlediği için halen eleştirilen bir diplomattır. Kissinger ve ABD Başkanı Gerald Ford, Türkiye’ye ambargo uygulanmasına açıkça karşı çıkarken, bu adımın NATO ittifakını zayıflatacağı ve Amerikan üslerinin varlığını tehlikeye atacağı tezini işlediler.

Ambargoya karşı açık tutum alan Kissinger, dönemin Dışişleri Bakanı İhsan Sabri Çağlayangil ile yakın işbirliği içinde Türk-Amerikan askeri işbirliğinin yeniden tesis edilmesi için çalışmalarda da bulundu.

Geçtiğimiz günlerde 100 yaşında hayatını kaybeden Kissenger, bundan birkaç ay önce Çin’e yaptığı bir uzlaşmacı ziyaretinde Çin-ABD ilişkileri hakkında Çin lideri Şi Cinping ile yaptığı görüşmede bir uzlaşma yolu bulmuş ve 100 yaşında dahi diplomasideki gücünü batıya bir kez daha kanıtlamıştır.
Savaşlardaki en önemli kıstaslardan biri de diplomasidir. Çok başarılı diplomatlar bulmak günümüz dünyasında çokta denk gelen bir durum değil.

Aykut FİLİZ

Takip Et
Bildir
guest
Kimse görmeyecek. Yorumunuza cevap yazıldığında bildirim almak için. (İsteğe Bağlı)

0 Yorum
Inline Feedbacks
View all comments
0
Habere yorum yapabilirsiniz.x