Bakan Dönmez, Bartın’daki maden faciasına ilişkin TBMM’ye açıklamalarda bulunarak söz konusu madende son denetimin ağustos ayında yapıldığını ve olumsuz bir duruma rastlanmadığını aktardı. Dönmez, patlama öncesi madende kaydedilen metan gazı oranlarını da açıkladı.
Bartın’da yaşanan ve 41 işçinin hayatını kaybettiği maden faciası Meclis gündemine taşındı.
Cuma günü meydana gelen patlamaya ilişkin Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, milletvekillerini bilgilendirdi.
Dönmez’in açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:
“Bugün itibarıyla 6 madencimizin tedavisi devam ediyor. Bartın’daki yaralı madencilerimiz taburcu oldu. 18 saat içerisinde arama-kurtarma çalışmaları tamamlandı. Müessesede faaliyete ara verildi. Her 250 çalışana 1 iş güvenliği uzmanı görevlendirilmesi gerekirken her 37 madencimize 1 iş sağlığı ve güvenliği uzmanı düşmektedir.
Türkiye’de tüm madenleri denetlemekle görevli olan, yılda 8 bin denetim gerçekleştiren Maden ve Petrol İşleri Genel Müdürlüğü tarafıdan maden ocakları yılda 4 kez denetlenmektedir. TTK Amasra Müessesesi’nde en son ağustos ayında yapılan denetimlerde teknik ve idari düzenlemelere aykırı bir husus görülmemiştir.
Kazayla ilgili 6 savcı görevlendirilmek suretiyle adli süreç başlatılmıştır. Bakanlığımız tarafından idari ve teknik denetimler başlatıldı. Sayıştay raporları gündeme getirilmiştir. Sayıştay, TBMM adına kamu idarelerinin mali faaliyet karar ve işlemlerini denetlemekle görevlidir. 2017-19 Sayıştay raporlarında yer alan hususların dikkate alınmadığı iddiası ortaya atılmıştır.
Sayıştay raporlarında bahsedilen unsurlarla ilgili olarak herhangi bir tespitte bulunulmamıştır. Sayıştay raporu çarpıtılarak metan gazı miktarı yüksek olduğu belirtilmiştir. Kömürdeki metan miktarı ile ocaktaki metan miktarı farklıdır. Madencilik faaliyetlerinin birçoğunda delme ve patlatma kullanılmaktadır. Minimal ve kontrollü bir şekilde ülkemizde de uygulanmaktadır.
“UÇAKLARDA OLDUĞU GİBİ KARAKUTU VAR”
Maden ocağının patlayacağı iddialarına da açıklık getirmek istiyorum. 24 saat boyunca sürekli izlenmekte ve bilgiler kayıt altına alınmaktadır. İşletmemizde aynı uçaklarda olduğu gibi ‘karakutu’muz var. Tüm ölçümler, her türlü telsiz ve telefon konuşması kayıt altında. Bunların hepsi incelemeye ve denetime tabi olacak. En ufak bir ihmal varsa gereği yapılacak. Sorumlu kimse ortaya çıkarılacak, kimseyi gizlemeyeceğiz.
Havadaki metan gazının yüzde 5 ila 10 arası olması ve yakıcı madde ile temas etmesi durumda patlama meydana gelmektedir. İş sağlığı ve güvenliği yönetmeliğine göre, ortamda yüzde 1 oranında metan bulunması durumunda patlatma yapılmaz. Yüzde 1,5 metan varsa emniyet amaçlı elektrik kesilir. Yüzde 2 metan varsa madenciler tahliye edilir. Gaz izleme sensörleriyle gaz belirli değerlerin üzerine çıktığında sesli ve ışıklı uyarı verilir.
KAZA ÖNCESİ ÖLÇÜMLER
Merkezi gaz izleme birimleri tarafından ilgili birimler uyarılır. Metan gazı yüzde 22yi bulduğunda kırmızı alarm devreye girer ve acil durum prosedürü ile çalışanlar tahliye edilir. Kazadan önceki son kayıtlar incelendiğinde ortamdaki metan gazı oranı önce yüzde 1,5 seviyesine ulaşmış, 18.05 sularında… Ve emniyet amaçlı elektrik kesilmiştir. 18.09’da ise son kayıt havadaki metan oranının yüzde 1,69 olarak ölçüldüğünü göstermiştir. Bu saatten sonra kayıt alınamadı. Patlama anındaki metan seviyelerin ölçümleri bu. Patlamadan sonra alandaki ekipler ve diğer ekipler arama-kurtarma ve müdahale çalışmalarına başlamıştır.
“ŞEHİTLERİMİZİN ÖDEMELERİNE BAŞLANDI”
Kaza sonrası yapılacak ödemelerden de bahsetmek istiyorum. Kişi başına toplamda 1.5 milyonun üzerinde ödeme yapılacaktır. Bu ödemeler başlamıştır. Kazanın meydana geldiği andan itibaren devlet kurumları görevlerini yapmıştır. Şehitlerimizin ödemelerine başlandı, süreç en kısa sürede tamamlanacaktır.”