Japonya, İmparator Meiji döneminde Avrupa’dan birçok uzman getirerek ülkesini geliştirmeye çalışmıştır. Bu dönemde de artan hammadde eksikliğinden dolayı yayılmacı bir politika benimsemiştir. Bu sebeple 1910 yılında Kore Yarımadası’nı işgal ederek buradaki halkı asimile etmeye çalışmıştır. Korelilere, Japonca öğrenme zorunluluğu getirilmesi hedeflenmiş ve Japon askerlerin Koreli kadınlara karşı uyguladığı istismar bu bölgedeki insanların Japon askerlere karşı olan kinini daha da arttırmıştır. Bu işgal 1945 yılında Japonya’nın artık dünya savaşını kaybeden ülke olması sebebiyle bu topraklardan çekilmesi ile son bulmuştur.
Yeni dünya gücü olan ABD-SSCB ikilisinin ortasında sıkışan dünya ortamına Kore Yarımadası’da dahil olmuştur. Aynı milletten olan halk, iki ülke olarak ayrılmışlardır. Bu süreçte Kuzey Kore’yi SSCB ve Çin desteği, Güney Kore’yi ise ABD desteği bir çatışmanın tam ortasına atmıştır. 1950-53 yılları arasında süren çatışma ortamı sonucunda Güney Kore, Asya ile olan bağlantısını kaybederek dezavantajlı bir duruma düşmüştür.
Yakın zamanda Kuzey Kore’nin, Güney Kore’ye karşı olan tutumları Güney Kore-ABD-Japonya üçlü ittifakının oluşmasına zemin hazırlamıştır. Japonya ile geçmişten gelen bir kavgaları olmasına rağmen Güney Kore böyle bir ittifakın gerekliliğinin farkında olduğu için eskiyi unutup yeni bir döneme başlama düşüncesi ile bu ittifaka tamam demiştir. Çin ve Kuzey Kore, Asya kıtasında bir tehdit oluşturuyor ve bunun için ne denli büyük bir ittifak oluştururlarsa o kadar güçlü olurlar.
Geçtiğimiz günlerde Güney Kore Başbakanı, Japonya başkentine bir ziyaret yaptı. Güney Kore, savaş dönemindeki zorla işçi çalıştıran Japonya’ya karşı bir tazminat isteğinde bulundu ve Japonya bu konuda olumlu bir karşılık verdi. Geçmişte Japonya, tazminat ödemeyi kabul etmesine rağmen Güney Kore ile yinede araları düzelmemişti. Güney Kore, Japonya’nın halen yayılmacı politika izlediği düşüncesinde ama ne olursa olsun yinede pozitif adımlar atmak istiyorlar.
Japonya, çok yakın tarihte savunma sanayisi konusunda büyük atılımlar gerçekleştirdi. Çevresindeki bu tehditten dolayı onlar da artık askeri harcamalarını arttırmak zorunda olduklarını düşünüyorlar. Tayvan’da çıkacak herhangi bir savaş, bölgedeki ülkeleri ABD ile bir ittifaka zorlayabilir. Bu ittifaka hatta Hindistan, Avustralya, Filipinler ve Singapur’da katılabilir. Çıkacak herhangi bir savaşta Çin-Rusya-Kuzey Kore üçlüsü ne gibi bir tepki verir bu ittifaka karşı, izleyip göreceğiz.
Aykut FİLİZ
