Google bugün Remziye Hisar doodle’ı! Remziye Hisar kimdir?

featured
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Remziye Hisar merak edilen isimlerden biri oldu. Özel günlerde doodle hazırlayan Google, 13 Aralık’ta Remziye Hisar’a özel doodle’ı yayınladı. Remziye Hisar’ın görselinin yer aldığı tasarım ana sayfaya taşındı. Bu gelişmenin ardından Remziye Hisar’ın buluşları, akademik çalışmaları merak edilmeye başlandı. Peki, Remziye Hisar kimdir? İşte merak edilenler.

Remziye Hisar ile ilgili bilgiler araştırılıyor Dünya çapında en çok kullanılan arama motoru Google, Remziye Hisar’ı unutmadı. Doodle olarak ana sayfasında Türk Kimyageri taşıyan arama motoru, Remziye Hisar görseline tıklandığında onunla ilgili bilgilere kullanıcıların erişmesine imkan sundu. İşte, Google’nın unutmadığı kimyager Remziye Hisar’ın hakkında bilinmesi gerekenler…

Remziye Hisar 1902 yılında Üsküp’te dünyaya geldi. Cumhuriyet dönemi Türkiyesinde çağdaş bilimin öncülerinden ve kimya mesleğinin Türkiye’deki ilk kadın öncüsü olarak kabul edilen Hisar, Darülfünun’da fen bilimleri eğitimi alan ilk kadınlardandır.

Bunların yanı sıra Sorbonne Üniversitesi’nden doktora derecesiyle mezun olan ilk Türk kadındır. Öte yandan Fizikçi Feza Gürsey’in ve Psikiyatrist Deha Gürsey’in de annesidir.

Başarılı bir eğitim hayatının ardından, Darülmuallimat’tan mezun oldu. Sonrasında ise Darülfünun’un kimya bölümüne kaydını yaptırdı.

Kız öğrencilerin erkek öğrencilerden ayrı saatlerde ders aldığı bu dönemde, kimya bölümündeki üç kadın öğrenciden birisi idi.

Kimyayı seçme nedenini bir röportajında “Fen derslerinde kanunlarda olsun, buluşlarda olsun hep yabancı isimler görmek beni kahrediyordu. Fen alanında bir tek Türk ismi görememenin ezikliğini, bu dalda başarılı olursam giderebilirim sanıyordum” cümleleriyle açıklamıştır.

AZERBAYCAN YILLARI

Bakü’de açılacak bir okulda öğretmenlik yapmak üzere İstanbul’dan kadın öğretmenler talep edilmesi üzerine beş okul arkadaşlarıyla birlikte 15 Aralık 1919’da İstanbul’dan ayrılıp Azerbaycan’a gitti.

Sovyet Rusya’nın Azerbaycan’ın bağımsızlığına son vermesine kadar bir erkek lisesinde ders verdi. Orada bir kız öğretmen okulunun açılmasıyla ilgili verilen bir toplantıda Yüzbaşı Doktor Reşit Süreyya Bey ile tanıştı. 20 Nisan 1920’de onunla evlendi ve aynı yıl eşi ile birlikte İstanbul’a döndü. Ertesi yıl, oğlu Feza Gürsey’i dünyaya getirdi.

YURDA DÖNÜŞÜ

Türkiye’de Türk Kurtuluş Savaşı’nın devam ettiği bu dönemde Çukurova bölgesinin Fransızlar’dan geri alınması üzerine kendisi Adana’da Darülmuallima’ya müdür olarak, eşi ise kolordu doktoru olarak tayin oldu. Bir buçuk yaşındaki oğlunu annesine bırakarak Adana’ya gitti.

Cumhuriyetin ilanından sonra istifa etti ve tedavi amaçlı olarak Paris’te bulunan eşinin yanına gitti. Paris’te Sorbone Üniversitesi’nde kimya eğitimine başladı. Langevin ve Madam Curie gibi çok tanınmış bilim insanlarının öğrencisi oldu. Eğitiminin ikinci yılında Milli Eğitim Bakanlığı bursundan yararlanma hakkı elde etti. Pasteur Enstitüsü’nü takip ederek biyokimya sertifikası aldı. Doktorasına başlayacağı dönemde bursu kesilince Erenköy Kız Lisesi’ne kimya öğretmeni olarak atanınca yurda döndü. 1924’te kızı Deha Gürsey’i dünyaya getirdi.

PARİS DÖNEMİHaberin Devamı

1930 yılında Milli Eğitim Bakanlığı’nın yurtdışı doktora bursundan yararlanarak doktorasını yapmak üzere yeniden Paris’e gitti. Eşinden boşanan ve Paris’e çocukları ve kardeşiyle giden Remziye Hisar, 1933 yılında doktora tezini tamamlayarak Türkiye’ye döndü.

AKADEMİK GÖREVLERİ

1933-1936 yılları arasında İstanbul Üniversitesi’nde kimya ve fizik kimya dersleri verdi. 1936 yılında bir süre için üniversiteden ayrıldı; Hıfzıssıhha Müessesesi Farmakodinami Şubesi’nde Kimya Mütehassıslığı görevinde bulundu.Haberin Devamı

1942-1947 yılları arasında İstanbul Üniversitesi Eczacılık Okulu Analitik Kimya ve Toksikoloji kürsüsünde görev yaptı. 1947 yılında İstanbul Teknik Üniversitesi Maden Fakültesi Kimya Kürsüsü’ne atandı. 1955 yılında Fransa’da “Officiel d’Academie” nişanı’na layık görüldü.[6] 1959 yılında profesör oldu.

1973 yılında emekliye ayrıldı. Yaşamını İstanbul’da Anadoluhisarı Otağtepe’de ailesinden kalma konakta sürdürdü. 1991 yılında Tübitak Hizmet Ödülü’nü aldı.

13 Haziran 1992’de hayata veda etti.

Takip Et
Bildir
guest
Kimse görmeyecek. Yorumunuza cevap yazıldığında bildirim almak için. (İsteğe Bağlı)

0 Yorum
Inline Feedbacks
View all comments
0
Habere yorum yapabilirsiniz.x