Bir casusluk hikayesi “Diamond Operasyonu”

featured
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Yıl 1966, Altı Gün Savaşından tam 1 sene önce…


Olası bir hava savaşında, dezavantajlı konuma düşmek istemeyen İsrail Hava Kuvvetleri Komutanı Ezer Weizman, Mossad başkanı Meir Amit’ten bir Mig-21 kaçırması için harekat düzenlenmesini istemişti. Diamond Operasyonu…


Yusuf kod adıyla Mossad’a çalışan Iraklı bir Yahudinin irtibat kurmasıyla İsrail ajanları Iraklı pilot Münir Redfa ile anlaştılar. Iraklı bir pilot olan Münir Redfa’nın önünde meşakkatli bir seçim duruyordu. Kısa bir süre önce, eşinin ablasının sevgilisi, Mossad ajanlarının onunla irtibata geçmek istediği haberini vermişti.


Roma’ya gelip onlarla görüşmeyi kabul ettiğinde ne için geldiğini biliyordu. Münir, odada vereceği kararı düşünürken yan odada ise Mossad başkanı Meir Amit onu izliyordu. Belki de bu Mossad’ın Arap devletlerine karşı üstünlük kurmalarını sağlamak için son şanslarıydı ve bunu doğru kullanmaları gerekiyordu. Avrupa’nın tarihi kenti Roma’daki küçük bir otel odasında, otuzlu yaşların ortasında olan bu adamın endişeli bakışlarıyla çok zor bir karar vermenin eşiğinde olduğu anlaşılıyordu. Münir Redfa, bu görüşmede Mossad’ın teklifini kabul etmişti. Tartışılan şey ise, bu yapacağı karşılığında ne alacağıydı. Münir Redfa, Irak ordusundan kaçıracağı Mig-21 uçağı İsrail’e teslim etmesiyle 1 milyon dolar elde edecekti ve ailesiyle birlikte İsrail’de ikamet hakkı tanınacaktı. Artık yapması gereken tek şey Irak’ın Kerkük yakınlarındaki karargahına giderek Mossad ajanlarından haber beklemekti. Kaçırmak istedikleri Mig-21 (Sovyet yapımı) uçağının pilotuyken aynı zamanda Hıristiyan olduğu için ordu içinde bir takım engellerle karşı karşıya kalıyordu ve bu da onun orduya karşı bağlılığını zedeliyordu.


İsrail’in bu operasyonu yapmasındaki en büyük sebeplerden biri de Arap devletleriyle 1948 sonrasında bir savaşın daha çıkabileceği düşüncesiydi. 1948’deki savaşta hava kuvvetlerinin ne kadar önemli olduğunu tecrübe eden İsrail böyle bir operasyon ile o dönemin en iyi uçaklarından biri olan Mig-21 uçağının tüm artı ve eksi yönlerini böylece keşfedebilecekti.


Iraklı pilot Münir, bir yandan haber beklerken bir yandan da ailesini uğurluyordu. 1966 yılında, Bağdat’a yakın bir üsse tayini çıkan Münir beklenen zamanın yaklaştığını anladı. Kısa bir süre sonra bir kadın ajan, Münir’e eşlik ederek onu Paris üzerinden İsrail’e bizzat Hava Kuvvetleri Komutanı Ezer Weizman ile tanıştırmaya götürdü. Operasyon için her şey hazırdı. 1966 yılının Ağustos ayında, Münir’in uçağı Irak ordusunun düzenlediği bir operasyon için 900 km yol alabilecek kadar yakıtla doldurulmuştu. 16 Ağustos tarihinde büyük casusluk hareketi için düğmeye basıldı. Irak hava üssünden göreve gider gibi çıkan Münir, ona verilen rotadan çıkarak uçağı İsrail’e indirmesi zor olmadı. Ürdün hava sahasında uçak tespit edilmiş olsa da Ürdünlüler bu uçağın tatbikat yapan bir Suriyeli pilota ait olduğunu düşündüler. Münir, uçağı ile birlikte İsrail hava üssüne sorunsuz bir şekilde iniş yaptı. İsrail ordusu için bir Mig-21 uçağı 1 milyon dolardan daha kıymetliydi. Bu olay sonrasında “Altı Gün Savaşı” öncesinde Golan tepelerinde çıkan bir çatışmada, İsrail Mirage uçakları hiç zarar görmeden altı Mig-21 uçağı düşürmeyi başardı. Bu kazanç İsrail’e ileride çıkacak Altı Gün Savaşında büyük bir avantaj sağlayacaktı.

Aykut FİLİZ

Takip Et
Bildir
guest
Kimse görmeyecek. Yorumunuza cevap yazıldığında bildirim almak için. (İsteğe Bağlı)

0 Yorum
Inline Feedbacks
View all comments
0
Habere yorum yapabilirsiniz.x