61 yıllık Baas Partisi fikri Suriye’de son buluyor

featured
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Yıl 1963, Suriye

8 Mart 1963 tarihini gösteren günlerde, Suriye’de aynı Irak’a benzeyen bir darbe gerçekleştirilmişti. Darbe, Baas Partisinin sivil liderliğinden ziyade Askerî Komite tarafından planlanmıştı ancak partinin lideri Mişel Eflak darbeye rıza göstermişti. Planlama süreci boyunca ve iktidarı ele geçirdikten hemen sonra Askerî Komitenin önde gelen üyeleri, azınlıktaki Nusayri topluluğuna mensup Muhammed Ümran, Salah Cedid ve Hafız Esad’dı. Komite, Nâsırcı Raşid el-Kuteyni ve Muhammed es-Sufi ile bağımsız Ziyad el-Hariri’nin desteğini aldı. Darbe aslında 7 Mart’ta planlanmıştı, ancak hükûmetin darbecilerin nerede toplanmayı planladığını keşfetmesinin ardından bir gün sonraya ertelendi.

Başarıyla gerçekleşen darbe sonrası Suriye’de parlamenter demokrasi yok olurken Baas Partisinin günümüze kadar devam eden egemenliği başladı. Darbe sonrası ülkeyi yönetmesi için bir Ulusal Devrim Komutanlığı Konseyi kurulsa da esas güç Askerî Komitedeydi. Yönetimdeki ve askeriyedeki Nâsırcılar, tasfiyelerle görevlerinden uzaklaştırıldılar ve bu durum Baasçıları ülkenin tek hakimi hâline getirdi. Darbeye katılanlardan Nâsırcı Casim Elvan’ın 18 Temmuz’daki başarısız karşı darbe girişimi sonrası, Suriye’nin Mısır’la birleşme olasılığı ortadan kalktı.

Darbeden sonra Baasçı Askerî Komite, Suriye Silahlı Kuvvetlerinin yapısını değiştiren bir dizi tasfiyeyi başlattı ve bu kapsamda subayların %90’ı Nusayrilerle değiştirildi. Ülke yönetimi konusunda da Eflak liderliğindeki ılımlılar ile ordudaki Neobaasçı radikaller arasında anlaşmazlıklar çıkmaya başladı. Bu anlaşmazlıklar üç yıl sonra yeni bir darbenin yaşanmasına yol açtı.

Ardından gelen darbede ise bu kez ortaya dönemin Suriye Milli Savunma Bakanı olan Hafız Esad, 13 Kasım 1970 tarihinde kansız bir askerî darbeyle iktidarı ele geçirdi. Mart 1971’de yapılan halk oylamasıyla da devlet başkanı seçildi.

İşte Esad ailesinin böylelikle iktidara geliş süreci başlamış oldu. Hafız Esad, geldiği günden öldüğü 2000 yılına kadar büyük bir acımasızlıkla ülkesini yönetti ve ülkesini ailesinin sahibi olduğu bir yere çevirdi. Yıllarca çevresinde bulunan ülkelerle görüş ayrılıkları yaşayan Hafız Esad, iktidarının ilk yıllarında İsrail-Mısır arasındaki savaşa dahil olarak ilk başlarda bir başarı elde etti fakat ardından “Baas Partisi” fikrinin etkisiyle giriştiği bu savaşta yine kendi düşüncelerini askerlerine empoze etmeye çalıştığı bir süreçte ülkesinin mağlup oluşunu ve Golan Tepeleri’nin İsrail tarafından işgal edilişine sebep olmuştur.

1980 yılının sonlarına doğru Esad artık İsrail ve Amerika Birleşik Devletleri’ne karşı sert tutumundan vazgeçerek daha ılımlı politikalar üretmeye başladı ve daha çok ülke içindeki tehditlere yöneldi.

Karşısına ilk olarak Mısır merkezli köktendinci örgüt Müslüman Kardeşler’in Suriye yapılanmasının muhalefeti çıktı. Bu örgüte karşı başlattığı sindirme harekâtı ülke içinde pek çok kişinin ölümüyle sonuçlandı. Bu harekâtı ise dünya Şubat 1982’de örgütün Suriye’deki kalesi olan Hama kentine büyük hasar verdiği ve on binlerce kişinin öldüğü olayla duydu.

Esad, 1984 yılında iktidarı için bu kez de kardeşi ile mücadele etmek zorunda kaldı ve kardeşinin yaptığı darbe girişimi başarısız oldu. Tüm bu olaylarda insan hakları örgütleri Esad’ı şiddet kullanmakla ve baskı yapmakla suçladı.

1991’deki Körfez Savaşı sırasında Irak’a karşı uluslararası koalisyon güçlerini desteklemesi onu Orta Doğu’daki en güçlü Arap lider durumuna getirdi.

Hiçbir zaman siyasi olarak tanımadığı ve Siyonist varlık olarak nitelendirdiği İsrail ile uzlaşmaya dayalı barış girişimlerine karşı takındığı katı tutumu, 1980’lerin ortalarında bir ölçüde yumuşatarak Batılı ülkelerle diyalog kurmaya önem verdi.

1990’larda Sovyet desteği kesildikten sonra ABD’nin de baskısıyla Golan Tepeleri’ni geri almak için İsrail ile yapılan görüşmeler sonuçsuz kaldı.

Suriye yönetimi Türkiye ile yaşadığı su sorunu ile alakalı olarak pkk terör örgütüne verdiği destekten dolayı özellikle 1990’lı yılların sonlarında bu ülkeyle ilişkiler gittikçe gerginleşti.

Yerine kendisinden sonra hep Basil Esad isimli oğlunu düşünüyordu fakat oğlu Almanya’da trafik kazasında ölünce apar topar 2000 yılında Hafız Esad’ın ölümü ile İngiltere’de diş doktorluğu yapan oğlu Beşşar Esad getirildi ve Esad ailesinin iktidarı bir süre daha böyle devam etti. Ta ki 2011 yılına geldiğimizde “Arap Baharı” adı verilen ve çoğu Arap ülkesini etkileyen bu olaylarda iktidarının sarsıldığını hisseden Beşşar Esad, ülkesinde sivillere karşı uyguladığı sert politika ile artık istenmeyen adam oldu ve 8 Aralık 2024 tarihinde ülkesinden kaçarak ülkesini terk etti. Böylece 50 yıldan fazladır iktidarda olan Esad iktidarı son bulmuş oldu.

KAYNAK: WİKİPEDİA, HAFIZ ESAD

FOTOPĞRAF: WİKİPEDİA

Aykut FİLİZ

Takip Et
Bildir
guest
Kimse görmeyecek. Yorumunuza cevap yazıldığında bildirim almak için. (İsteğe Bağlı)

0 Yorum
Eskiler
En Yeniler Beğenilenler
Inline Feedbacks
View all comments
0
Habere yorum yapabilirsiniz.x